Tatlı Krizini Önlemenin Püf Noktaları Neler?

Birçoğumuzun ihtiyacı olan şeker ve şekerli yiyecekler, rahatlama ve mutluluk sağladıkları için sıklıkla tüketilmektedir. Bununla birlikte, kan şekerini hızla yükseltip düşürdüğü için sağlığımız için çok zararlıdır. Basit bir karbonhidrat grubu olan şekerin aşırı tüketimi kan damarlarını ciddi şekilde yıpratır ve kalp hastalığı, karaciğer yağlanması, unutkanlık, kan şekeri düşüklüğü, kanser riski, bağışıklık sisteminin zayıflaması gibi birçok sağlık sorununa neden olabilir. Gün içinde ani şeker isteği karşısında kontrolsüz hareketler özellikle bel çevresinde yağlanmaya neden olabilir. Bu durumda sağlık sorunlarının yanı sıra aşırı kilo alımı da kaçınılmazdır.tatlı krizini önleme, tatlı krizi nasıl önlenir, tatlı krizini önleme yolları

















Tatlı krizinin nedenleri nelerdir?

Yemek yeme alışkanlığı… Şekerli yiyecekleri düzenli olarak tükettikten sonra beyin bu tür yiyecekleri algılar ve hatırlar. Bir süre sonra kendisi de bu ürünlere can atmaya başlar. Zamanla bu durum yeme alışkanlığına dönüşür ve yemekten sonra tatlı bir şeyler yemesi gerekir.

Kan şekeri düzensizlikleri… Glisemik indeksi yüksek besinler kan şekerinde ani yükselmelere ve hızlı düşüşlere neden olur. Bu arada tatlı bir şeyler yeme hissi de hormonların dalgalanmasından kaynaklanır.

Fizyolojik nedenler… Belki de tatlı isteğinizin fizyolojik olabileceğini düşünmediniz. Ancak göbek yağında artış görüyorsanız metabolik problemleriniz olabileceğini hatırlatalım.

Psikolojik Nedenler… Şeker içeren besinler, serotonin hormon düzeylerinin yükselmesine neden olduğu için yenildiğinde mutlu hissetmenizi sağlar. Bu durumda, zihinsel olarak sıkıntılı olduğunuzda tatlı bir şeyler yemek isteyebilirsiniz. Bu sorunu önlemek için öncelikle sorunun nedenini belirlemelisiniz.

Tatlı krizinden nasıl kaçınılacağına dair ipuçları;

Açlık ve susuzluk kavramlarını anlayın. Gün boyunca yemeklerden önce ve sonra yeterince su içtiğinizden emin olun. Susuzluk hissi size bir şeyler atıştırdığı için tatlı yiyecekler yemek isteyebilirsiniz.

Kendinize yoğurt, meyve ve tarçın karışımı yapıp yemekten sonra tatlı yemek istediğinizde kullanabilirsiniz. Tatlı krizinizi en sağlıklı şekilde vücudunuza şeker eklemeden atlatabilirsiniz.

Tatlı konusunda kendinize koyduğunuz kurallar psikolojik olarak durumu harekete geçirir. Kısıtladığınız gıdalardan daha fazlasını yemek istediğinizi önceki deneyimlerinizde görmüş olmalısınız. Sadece yediklerinizin porsiyonlarını kontrol etmeniz gerekiyor.

Uzun süredir tükettiğiniz yiyecekleri çiğnediğinizde, kendinizi şeker isteğini bastırırken bulabilirsiniz. Her lokmanın tadını çıkarmak için çiğnemek için zamana ihtiyacınız var.

Protein açısından zengin tavuk, yumurta, balık ve süt gibi doğal besinler yiyerek daha uzun süre tok kalabilirsiniz. Bu sayede kan şekeriniz bir anda düşmeyecek ve tatlı isteğiniz azalacaktır.

Yemek yerken kan şekeri seviyenizi dengelemeye yardımcı olan karmaşık karbonhidratlara odaklanmanız gerekir. Sindirimi yavaş olduğu için glisemik indeksi düşük besinler tercih edilmelidir.

Araştırmalar, yemeklerden sonra dişlerinizi fırçalamanın sağlıksız yiyecekler yeme dürtüsünden kaçınmanıza yardımcı olabileceğini göstermiştir. Bu yöntemle tatlıya olan özleminizin bittiğini söyleyebilirsiniz.

Posa ve lif içeren yiyecekleri seçmelisiniz. Lifli besinler midede daha uzun süre kalabileceğinden bu, erken açlığı ve şeker yeme isteğini önleyecektir.

Yemeklerinize baharat ekleyin. Özellikle kan şekeri için oldukça etkili olan tarçını ekleyebileceğiniz her besinde değerlendirmelisiniz. Yatmadan önce 1 bardak tarçınlı süt içmek bile gece boyunca kan şekeri seviyenizi etkileyebilir.

Düzensiz uyku strese neden olduğu ve insülin hormonlarında artış olduğu için tatlı yeme isteği uyandırır. Ayrıca vücutta yağ depolanmasına ve kilo alımına neden olduğu için uyku düzeninizi de göz önünde bulundurmalısınız.

Tatlı Krizi İle Başa Çıkma Yolları

Tatlı krizine çözüm arayanlardan mısınız? Bir önceki yazımızda Neden Tatlı Krizleri Yaşarız? Sorumuzun cevaplarını bulduk. Bugün sizinle şeker yeme isteğiyle mücadele için ipuçlarımızı paylaşacağız.

















Günlük olarak almamız gereken enerjiden çok fazla vazgeçmeyelim.

Günlük almamız gereken enerji miktarından çok daha az kalori tükettiğimizde, bir süre sonra vücut kontrolsüz yeme ve tatlı krizlerine girer.tatlı krizi ne demek, tatlı krizi ile başa çıkma, tatlı krizi ne zaman oluşur

Tarçın tüketin

Tarçın tüketiminin kan şekerini dengelediğini destekleyen araştırmalar var. Tansiyon problemimiz yoksa ve antikoagülan kullanamıyorsak suya veya yeşil çaya tarçın ekleyebiliriz. Ayrıca öğün aralarında tükettiğimiz meyvelerin üzerine tarçın serpebiliriz.

Magnezyum kaynaklarından besinler tüketebiliriz

Badem, fındık, yer fıstığı, ceviz, kabak çekirdeği, kuru baklagiller, kakao, kepekli tahıllar ve yeşil yapraklı sebzeler gibi magnezyum oranı yüksek yiyecekler yemek de şeker isteğini azaltacaktır.

Bitter çikolata

Tatlılar için bir numaralı kurtarıcımız bitter çikolatadır. Dilerseniz tek başına tüketebilir, dilerseniz farklı tariflerle kullanabilirsiniz. Doğranmış meyveleri bitter çikolataya batırıp içine fındık ekleyerek harika bir alternatif oluşturabilirsiniz.

Fıstık veya fıstık ezmesi

Can sıkıntısından bir başka kurtarıcı da fındık veya fıstık ezmesidir. Özellikle sağlıklı bir alternatif, hurma veya muzla yaptığınız tarifler olabilir.

Meyveler

Kurutulmuş veya taze meyveler tatlı krizlerini kurtarmada öncü rol oynar. Meyve ile pişireceğimiz meyveli yoğurtları yulaf ezmesi ile birlikte kullanırsak bizim için iyi bir seçimdir.

Evde hazırlayacağımız tatlılar

Canımız tatlı çektiğinde ilk alternatif evde hazırladığımız ve bizi tatmin edecek tatlılardır. Bu bileşenler arasında sağlıklı bileşenler bulunur: yulaf, bal, fıstık ezmesi, kuru meyve. Bu malzemelerden hazırladığımız tatlılar bizim için iyi bir alternatif olacaktır.

İstediğiniz tatlıyı küçük porsiyonlarda yiyin

Elbette her tatlı krizi bu yöntemlerle geçirmek istemeyebiliriz. O zaman ne yaparız? İstenilen tatlıyı alıyoruz ama porsiyona dikkat ediyoruz.

Bugün birlikte şeker yeme sorununa çözüm arıyorduk. Umarız tatlı dişinize de bir çözüm bulabilmişizdir. Tatlı isteğinizin sebebini bir önceki yazımızda okuyabilirsiniz. Neden tatlı krizler yaşıyoruz sorusuna yanıt arıyorduk.

Kahvaltının Önemi Nedir?

Her kültür, her ülke sabahları farklı kahvaltı seçenekleriyle uyanır. Şeker ve yağ tüketimin bir numaralı alternatifi olduğundan ve portakal suyu ve şekerli tahıl gevrekleri gibi seçenekler zayıf kahvaltı seçenekleri olduğundan sabah ilk olarak ne yiyeceğiniz kafa karıştırıcı olabilir. Seçeneklerinizi tartmayı bıraktığınızda kafede tatlı bir kruvasan yememek için okumaya devam edin…

















Örneğin, unlu mamüller ve şeker açısından zengin kahvaltılar fiziksel olarak aktif insanlar için uygun olabilir, ancak günümüzün hareketsiz ofis çalışanları için bu tür kahvaltıların yakması için çok fazla yağ ve enerji sağlaması muhtemeldir.kahvaltının önemi, kahvaltı faydaları, kahvaltı neden önemli

İdeal bir kahvaltı tam tahıllı karbonhidratlar içermelidir; Bir protein kaynağı olmalı ve meyve veya sebzelerle desteklenmelidir. Kahvaltının yoğunluğu yaşa, cinsiyete ve aktivite düzeyine bağlı olmalıdır. Kahvaltının içeriğinden çok daha önemli olan miktarı.

Kahvaltının vücut üzerindeki etkisi

İnsan vücudu uykuda bile çalışmaya devam eder. Ancak metabolizmanız biraz yavaşlar. Sabah uyanarak toparlanmak istiyorsanız mutlaka kahvaltı yapmalısınız. Aksi halde gün içerisinde yorgunluk, dikkat dağınıklığı, baş ağrısı gibi sorunlar yaşayabilirsiniz. Kahvaltı kilo vermek isteyenler için özellikle önemlidir. Sabah uyandığınızda sağlıklı bir kahvaltı metabolizmanızı hızlandırır. Kahvaltıyı atlarsanız, bir sonraki öğünde ne yediğiniz size fayda sağlamayacaktır.

Özellikle çocuklar için oldukça önemli olan kahvaltı, gelişim sürecinde çocukların yağ, karbonhidrat, protein ve vitaminlerin düzenli olarak alınmasını sağlar. Sabahları kahvaltı yapılmadığında, çocuklar öğrenme ve kas koordinasyonunda azalma yaşarlar. Bu nedenle, vücudunuzun güne başlamak için ihtiyaç duyduğu enerjiyi sağlamak için kahvaltı şarttır.

Kahvaltı faydaları

  1. Kilo verin!

Kilo vermeye kahvaltıyla başlayın! Kahvaltı kan şekerini dengeler. Uzmanlar, güne sağlıklı bir kahvaltıyla başlayan kişilerin gün boyunca tok hissedeceğini ve daha az besin tüketeceğini söylüyor. Ancak burada kahvaltıda yenenlerin çoğunlukla protein olduğunu belirtmek gerekir. Ne yazık ki, sağlıksız yiyeceklerden oluşan bir kahvaltı yapmak kilo vermenizde olumlu bir rol oynamaz. Öte yandan kahvaltı yapmayanların çok daha hızlı kilo alabildiği de biliniyor. Bu nedenle kahvaltı kilo kontrolü için olmazsa olmazdır…

  1. Zihin açılır!

Güne kahvaltı ile başladığınızda daha enerjik ve temkinli olduğunuz bilinmektedir. Okul çağındaki çocuklar daha yüksek zihinsel konsantrasyona sahiptir ve daha iyi konsantre olabilirler. Bununla birlikte, metabolizmaları da daha iyi çalışır. Düzenli kahvaltı yapan çocukların sorunları anlama ve çözmede daha başarılı oldukları bilinmektedir. Günün yetersiz ve düzensiz ilk öğünü; Bu, çocuklarda motivasyon ve odaklanma eksikliğine, anlama güçlüğüne ve hatta gelişimsel gecikmelere neden olabilir.

  1. Pozitif hale getirir!

Sağlıklı bir sabah kahvaltısı ile başarının önündeki en büyük engellerden biri olan uykululuk, uykululuk ve dikkat dağınıklığını önleyebileceğinizi biliyor muydunuz? Kahvaltı için zaman ayırmak hafızanızı güçlendirmenize ve işinize ve becerilerinize daha iyi odaklanmanıza yardımcı olabilir. Bu şekilde sabah rutininize daha başarılı ve verimli bir şekilde başlayabilirsiniz; Sabahın erken saatlerinde pozitif enerji yaymaya başlayabilirsiniz!

Ayçiçek Yağı Nedir?

Yağ oranı yüzde 39 ila 45 arasında değişen ve tohumlarından özütleme ya da presleme gibi işlemler yapıldıktan sonra belirli bir işlemlere tabi tutularak elde edilen sıvı hale getirilmiş, berrak ve yağ asitlerinin yapısını değiştirmek adına esterleştirilmemiş yağlara Ayçiçek yağı denmektedir. Başta dünyada olmak üzere ülkemizde de en önemli yağ bitkilerinden biri olan Ayçiçek yağı, genellikle yağlık bölge olarak adlandırılan yerlerde yetişmektedir. Ayçiçek yağını tüketen ya da üreterek pazarlamak isteyen çoğu kişi ise Ayçiçek yağı nedir? nerelerde kullanılır? Tarzında soruları ile başta iç piyasa hakkında bilgi almaya çalışmaktadır. Ayçiçek yağı iç piyasa anlamında bakıldığı zaman ülkemizde üretimde ve ekim bölgelerinde ilk 10 ülke arasında yer almaktadır. Son yıllarda ise 23 Milyon ton civarında üretime sahiptir. Açık sarı renge sahip ve rafine edilerek tüketilen Ayçiçek yağı, başta margarin hammaddesi katı yağ üretiminde yaygın olarak kullanılmaktadır.ayçiçek yağı, ayçiçek yağı yağ oranı, ayçiçek yağı ve faydaları

















Ayçiçek Yağının Faydaları Nelerdir?

Ayçiçek yağı, işleniş aşamalarından geçtikten sonra insanların kullanımına sunulmaktadır. Bu kullanım sırasında ise kişilere hem faydaları hem de zararları dokunmaktadır. Ayçiçek yağının faydaları nelerdir? Şeklinde bakılacak olunursa ise;

  • Vücut yapısına göre büyüme ve gelişmede önemli rol oynamakta ve beyin işlevlerine etki etmektedir.
  • Başta kemik sağlığını koruyarak, metabolizmayı düzenlemekte ve üreme sistemine yardımcı olmaktadır.
  • Saç ve cilt sağlığını de destekleyen Ayçiçek yağı, Omega 3 yağ asitlerini önlemektedir.
  • Başta kan şekeri olmak üzere farklı hastalıkların tedavi süreçlerinde yardımcı olmaktadır.

Ayçiçek Yağının Zararları Nelerdir?

Ayçiçek yağının faydalarının yanı sıra zararlı etkileri de bulunmaktadır. Çünkü içerisinde çoklu doymamış yağ asidi bulunduğu ve Linoleik asit oranı yüksel olduğu için sağlığı etkileyebilmektedir. Sağlık üzerinden bakıldığı zaman ise gelin Ayçiçek yağının zararları nelerdir? Hep birlikte öğrenelim.

  • Menopoz dönemlerinden sonra kadınlarda belli başlı hastalıklar baş göstermeye başlamaktadır. Özellikle kadınların menopoz sonrası meme kanserine yakalanma riskini arttırmaktadır.
  • Erkekler tarafından bakıldığı zaman da prostat kanserine yakalanma riskini arttırmaktadır.
  • Uzun süre Ayçiçek yağında kızartılan besinler tüketildiği zaman farklı hastalıkların habercisi olabilmektedir.

Boşanma Ücreti Nedir, Nasıl Belirlenir?

Boşanma ücreti boşanma aşamasındaki kişiler tarafından oldukça merak edilmektedir. Boşanma yalnızca kişilerin eşlerinden ayrılması değildir, kişilerin aynı zamanda mal varlıklarını paylaşması ve çocuklarının velayeti gibi konular da bulunmaktadır. Bu konular boşanma sürecini doğrudan etkilemekte ve dolayısı ile boşanma ücreti de bu duruma göre değişmektedir. Boşanma davası açılmadan önce ödenen ücretler, boşanma davası sürecinde ödenen ücretler, boşanma avukatı tutulması durumunda avukata ödenen ücretler boşanmak isteyen kişilerin ödemesi gereken ücretlerdir. Boşanma davasının türlerine göre de ücretler değişmektedir. boşanma ücreti nedir, boşanma ücreti nasıl belirlenir, boşanma davası ücretleriAnlaşmalı boşanma ile çekişmeli boşanma arasında durumun incelenmesi, varsa tanığın dinlenmesi, gerekirse bilirkişi atanması gibi durumlar sebebi ile boşanma davasının türüne göre de ücretler değişmektedir. Anlaşmalı boşanmalar boşanacak kişilerin kendi aralarında çoğu meselede anlaşması sebebi ile daha kısa sürmektedir. Bu dava türü bir avukat yardımı ile çok daha kısa sürmektedir. Bunu sebebi taraflar aralarında anlaştıkları için herhangi bir ispat yükümlülüğü de bulunmamaktadır. Anlaşmalı boşanma davası anlaşma protokolünün uygulanmasına göre kısa denilebilecek bir sürede bitmektedir. Çekişmeli boşanma davaları ise bir takım ispatlar gerektirmektedir. Bu yüzden de araştırma, inceleme, tanık dinleme, delil sunma gibi aşamalar da bulunmaktadır. Bu aşamaların ne kadar süreceği de ücreti doğrudan etkilemektedir. Boşanma davasında iyi bir avukat tutmanız önerilmektedir. Bu sayede dava daha kontrollü bir şekilde devam etmekte ve gereksiz masraflardan da kurtulmaktasınızdır.

















Solucan Gübresi Nedir ve Nasıl Üretilir?

Her şeyde olduğu gibi tarımda da ne yazık ki modern hayatın tuzaklarına düşüldü ve tarımsal üretime kimyasal maddeler katılmaya başlandı. Sırf çiftçilerin eksikleri ürünleri biraz daha fazla ürün versin diye piyasaya sürülen kimyasal kaynaklı gübre ve ilaçlar yüzünden tarım arazileri zehirlendi. İlk başlarda verimi artıran kimyasal gübreler ne yazık ki şuanda temiz tarım alanlarını yok etmiş durumda. Çiftçilerimiz ektikleri ürünlerin verdiği hasattan pek memnun değil. Tüketici olarak bizlerin de memnun olmadığı şey gerçekten eski tadı meyve ve sebzelerde bulamıyor oluşumuz. Kimyasal kaynaklı gübreler verimi arttırmak isterken tat bozucu etki yaptılar. Ancak Kaliforniya eyaletinde yapılan bir melezleme çalışması sonucunda tarıma yeni bir can geldi. Yapılan melezleme solucan üzerineydi ve burada yapılan çalışma sonucunda kırmızı Kaliforniya solucanı adı verilen bir yeni tür solucan ortaya çıktı.Solucan gübresi nedir, solucan gübresi nasıl üretilir, solucan gübresi nasıl kullanılır

















Melezleme sonucu ortaya çıkan bu solucanların dışkılarından elde edilen gübre tarımda kullanılmak üzere denenmeye başlandı ve olumlu sonuçlar beklenildiği gibi alındı. Melezlemenin iki farklı amacı vardı ilk amaç çok yararlı emzimler vb. bulunduran bir cins solucanın emzimlerinden faydalanmaydı. Diğer sebep ise obur bir cins olan ve birçok farklı koşula karşı dayanıklı olan solucanın oburluğu ile dayanıklılığından faydalanmaydı. Melezlenme sonucunda hem obur hem de dayanıklı bir solucan türü oluşmuştu. Oluşan bu solucan türünün dışkısının uygun koşullarda bekletilmesi ile elde edilen gübreye solucan gübresi denilmektedir.

Solucan gübresi üretmek aşırı basit bir iş olmamakla birlikte çok da zor değildir. Solucan gübresi üretmenin iki farklı yolu vardır. Bunlardan bir tanesi klasik usulde üretim diğeri ise ticari usulde üretimdir. Klasik usulde de olsa ticari usulde de olsa solucanlara mama olarak fermente edilmiş ve asitten arındırılmış büyükbaş hayvan gübresi mama olarak verilmektedir. İki üretim arasındaki tek fark birinde ısıl işlem denen işlemin yapılması diğerinde ise bu işlemin olmamasıdır. Detaylara burada değinmeyeceğiz.

Basitçe anlatacak olursak solucanlar için uygun bir yaşam alanı oluşturulur ve yemeleri için büyükbaş hayvan gübresi verilir. Solucanların dışkıları hazır olduğunda solucanlardan ayrılır ve bir süre dinlendirildikten sonra tarımda kullanılmak üzere satışa sunulur.

Yoğun İş Temposu Sonrasında Dinlenebileceğimiz Tatil Yerleri

Yoğun iş temposu, kişiye yorgunluk, bitkinlik ve psikolojik olumsuzluğa iter. Kişi özel hayatı ile ilgili yeterince kendine zaman ayıramadığından geçen zamanın iş ile ilgili olması bireyin olumsuz düşünceler içerisine girmesine neden olur. Düşünce olarak yoğun olur bu da gerek zihinsel gerekse bedensel yorgunluğu daha da artırarak zaman zaman buhrana girmesini sağlar. İş dolu bir kafa gerek özel hayatta gerekse iş hayatında daha az verimli olmayı sağlar. Bu sebeple dünyanın güzelliklerini keşfedebilecek, kafada ki iş yükünü azaltacak ve pozitif düşünmeye sebep olacak yerler gezmek görmek her daim insana kendini daha iyi hissettirecek ve psikolojik olarak rahatlama sağlayacaktır. İnsan vücudu sadece çalışmak için programlanmamıştır bu nedenle zaman zaman gezmek, eğlenmek ve sosyal aktiviteler bulunmak biz çalışanların en büyük ihtiyacıdır. Sizde boş vakitlerinizi en iyi şekilde değerlendirerek yoğun iş temposundan kurtulup dinlenebileceğiniz tatil yerleri seçerek ortamınızı değiştirin ve kendinize ufak jestler yaparak mutlu olun.yoğun iş temposundan sonra dinlenme, en iyi tatil yerleri, dinlendirici tatil yapılabilecek yerler

















İstanbul’a Yakın Dinlenebileceğiniz Ve Yoğun İş Temposunu Atabileceğiniz Doğal Ortamlar

Abant (Yedigöller) : Bolunun bir ilçesidir. Dağlar, ormanlar ve göller ile çevrili olup adeta bir tablo misali sizi mest edebilir. Burada doğa ile iç içe temiz hava eşliğinde köy ürünleri tüketerek harika bir tatil ve konaklama sağlayabilirsiniz. Abant’ı çevreleyen göller ve ormanlar eşliğinde koşu yapabilir kendinizi sakinlik ve doğanın huzuruna teslim ederek psikolojik bir rahatlama sağlayabilirsiniz.

Ağva: Gerek mis gibi temiz havanın çevrelediği köylerde gezinebilir gerekse yaz aylarında denize girip yüzerek kendinize şahane bir atmosfer eşliğinde dinlenme imkanı sunabilir. Birbirinden lezzetli köy ürünlerinin ve restoranda tadını çıkarabilirsiniz.

Şile: Doğa içinde kaybolarak, dalgalar meydan okuyabilir. Akşam üzeri leziz balıklar dolu bir masa da kendinizi şımartarak iş yükünden kurtulabilirsiniz.

Çınarcık: Çınarcık, Yalova ilinin bir ilçesidir. Dağ ile deniz arasına sıkışmış çok şirin bir beldedir burası tam kafa dinleyeceğiniz bir yer olarak ilginizi çekebilir.  İstanbul’a oldukça yakın olduğundan çokça rağbet gören bir beldemizdir. Burada gündüz doğa ile iç içe akşam eğlenmeyi sevenler için oldukça canlı disko ve barları ile kafanızı fazlası ile boşaltacağınızdan emin olabilirsiniz.

Kandıra: Çam ormanlarıyla çevrili bu yer tam olarak İzmitte olup rahatlıkla ulaşabileceğiniz yakınlıktadır. Kandıra’nın meşhur yoğurdunu tadın sonra sahilleriyle ünlü, Cebeci, Bağırganlı, Kefken, Kumcağız veya Kerpe’ye uzanın. Mangalda balık keyfi ve bol oksijen buralarda sizi bekliyor.

Sapanca – Maşukiye: Yolunuzu biraz daha uzatarak Maşukiye’ye gittiğinize de pişman olmayacaksınız. Ormanlar ve yaylaları ile meşhur bu yer doğal ortamları sevenler için oldukça popüler bir yer. Gitmişken köy kahvaltı yerlerine uğramayı unutmayın.

Avşa Adası: Rum ve Bizans etkisini görebileceğiniz bu adaya İstanbul’dan deniz otobüs seferleri ile ulaşılmaktadır. Birbirinden güzel koylar, içinizi ısıtacak kumsallar sizi fazla ise dinlendirecektir. Avşa’nın şarabı da oldukça meşhurdur, eğer bir şarap severseniz muhakkak şaraplarını da tadarak dönmelisiniz.

Polenezköy: Yemyeşil bir doğası, kır restoranları, butik otelleriyle tam bir cennet. Gitmişken kiralayacağınız bir bisikletle ormanda gezintiye çıkmayı unutmayın.

Para Biriktirmek İçin Nelerden Tasarruf Edebiliriz

Öncelikle para biriktirmeye karar veren kişilerin yapması gerekenler arasında, gelen bütçeyi hesaplamaktır. Size gelen parayı toplu halde hesaplayıp, giderler arasında para biriktirmek için bir limit belirlemenizde fayda vardır. Gelen paradan bir kısmını normal gider gibi bir hesaba ya da bir kumbara tarzında kutuya, metal açamayacağınız bir bölümde saklamanız ve o parayı unutmanız yani, saymamanız sizin için daha kolay bir para biriktirme yöntemi olacaktır.para kazanma yöntemleri, internetten nasıl para kazanılır, internet üzerinden para kazanma

















Para Biriktirmek İçin Tasarruf Nelerde Yapılabilir?

Öncelikle bireysel harcamalarınızdan kısmanız size daha çok bir tasarruf sağlayacaktır. Eğer tek başınıza yaşayan biri iseniz size yetecek bir evde oturmanız sizin için daha iyi olur. Büyük evin masrafları daha büyük olacaktır. Evinizde daha kullanışlı eşyalar tercih ederek almanız size hem gereksiz eşyalardan kurtulmanıza hem de daha az maliyetli alışveriş yapmanıza yardımcı olacaktır. Eğer aileniz ile yaşıyorsanız, aile bireyleri ile kendinize harcama limiti belirleyerek geçmemeye özen göstermelisiniz. Bunların dışında çamaşır makinesi, bulaşık makinesi gibi lazım olan makinelerin tam dolduğuna ve tasarruflu saatler arasında çalıştırılmasına özen gösterin. Gereksiz yere elektrik kullanımdan kaçın bu sizin eviniz için yapabileceğiniz tasarruf yöntemleri olacaktır.

Nasıl Tasarruf Edilir?

Eğer aracınız bulunuyorsa ve pek kullanmıyorsanız, arabanızı değiştirebilir daha az vergisi olan bir araç alabilirsiniz. İşinize yürüme mesafesinde bir ev tutabilir, ayrıca bisiklet gibi masrafsız taşıtlar kullanabilir ve ulaşımınızı sağlayabilirsiniz. Aracınız bulunuyorsa, ileride daha büyük bir masraf çıkmaması için düzenli bakım yaptırmanız size daha iyi bir tasarruf yöntemi olacaktır. Bunların dışında;

  • Giyim alışverişlerinizle illa markalı olsun diye yüksek meblağlar vermenize gerek yoktur. Daha uygun fiyatlara size daha çok yarar sağlayacak giyimler almanıza özen gösterin.
  • Eğer alışveriş tutkunuz bulunmaktaysa, bundan vazgeçin ve sadece ihtiyaca göre alışveriş yapın.
  • Kredi kartı kullanıyorsanız bunu düzenli kullanmayı deneyin, düzenli kullanamıyor ve kredi kartı konusunda bilinçsizseniz kredi kartınızı kapattırın.
  • Kişisel eğlencelerinize biraz ara verin ve dışarda sürekli vakit geçirmek yerinizde evinizde vakit geçirmeyi deneyin.
  • Sigara ve alkol alışkanlığınız var ise bunlardan vazgeçerek, sigaraya ve alkole verdiğiniz parayı bir köşeye atarak biriktirmeyi deneyin. Bu yöntemler sayesinde tasarruf ederek para biriktir

Son Günlerin Trendi Kadınsı Erkekler

Sosyal medya fenomenliği ortaya çıktığından bu yana dek birçok farklı davranış sergileyen ve popüler olmaya çalışan insan görmüştük, ancak son günlerde gördüklerimiz ardık çizmenin aşıldığının bir kanıtıdır. Şu son birkaç aydır kadın gibi konuşan, kadın kıyafetleri giyen bir sürü erkek türedi. Sosyal medya fenomenliğinin öncelerinde harbi delikanlı gibi gezen ağabeyler bir anda laf ettikleri Bülent Ersoy’dan beter oldular. Bu durum öyle bir hal aldı ki sosyal medya fenomenlerinin takipçisi olan erkekler baktılar bu tür kişilere kızlar ilgi gösteriyor hepsi aynı şekilde konuşmaya ve giyinmeye başladı. Eskiden olsa acınan hatta insan içinde küçük düşürülen çorapsız ayakkabı giyen insanları görünce iyi niyetliyseniz içiniz burkulurdu. Şimdiyse moda akımı olarak ayak bileğinin üzerinde pantolon, çorapsız ayakkabı giyen hatta bacağına yapışan ayakkabılar giyen erkekler her tarafı sarmaya başladı.Kadınsı erkek olmak, sosyal medya fenomeni erkekler, sosyal medyanın yeni fenomenleri

















Kadınsı erkek demek ne kadar doğru olur bu kişilere bilemiyoruz. Ancak en iyi tanım kelimeleri herhalde bunlar olur. Aksi halde erkek olduğu halde kadın gibi davrananlar için halk arasında kullanılan ib…e kelimesini kullanmak gerekir. Bayanlardan bu yazıyı okuyan birileri olursa şimdiden özür dileğimizi belirtmek isteriz. Çünkü kadın kadındır, kadınlık kötü bir şey değildir. Nasıl ki yeryüzünde erkekler varsa kadınlar da vardır ve daima var olacaktır. Kadınsız bir erkeği düşünmek doğanın kanunlarına karşı gelmek olur. Lakin erkek olduğu halde erkek gibi davranmayan ama ben erkeğim diye gezenlere edecek laf çoktur. Eşcinsellikten bahsetmiyoruz bu yazımızda bunun da altını çizmek isteriz. Eşcinsellik bir tercih meselesidir ve eşcinselim der erkek arkadaş edinebilir bir insan. Erkek olmaktan hoşlanmadığı için ameliyat ile kadın dahi olabilir. Ancak kadın gibi konuşup, giyinip ben hala erkeğim diyorsa birileri yazık.

Sosyal medya fenomeni olmak, popüler olup paraya para demek istemiyorsanız komedyen olun, kendi online dizinizi, filminizi çekin hayran kitlesi toplayın. Kişiliğinizden ödün vererek ne ailenizi ne de kendinizi dile düşürmeyin.

Cinsel İlişkide Prezervatif Kullanımının Faydaları

Cinsel ilişki insanların hayatı boyunca en az bir defa dahi olsa yaşadığı bir olaydır. Tabii bu ilişki gerçek bir partner ile yaşanan ilişkidir. Mastürbasyon ile elde edilen cinsel hazdan bahsetmiyorum. Cinsel haz yaşamanın birçok farklı yolu olmasına rağmen en güzeli gerçek bir partner ile ilişkiye girmektir. Bir bayansanız ya da erkekseniz b irisi ile ilişkiye girersen mutlaka ama mutlaka prezervatif kullanımına önem vermenizde fayda vardır. Tabii bu mutlaka prezervatif kullanın demek değildir. Kendi eşiniz ile gireceğiniz ilişkiler veya sevgiliniz vb. gibi biriyle gireceğiniz ilişkinin niteliğine bağlı olarak bu ürünü kullanmalısınız.Prezervatif kullanımı neden önemli, prezervatif niçin kullanılır, prezervatifin yararları nelerdir

















Prezervatif hangi durumlarda kullanılmalıdır? Prezervatif eğer bir cinsel hastalık bulaşma riski varsa mutlaka ama mutlaka kullanılmalıdır. Her ne kadar tavsiye etmiyor isek de ne yazık ki günümüzde para karşılığı cinsel ilişkiye giren bayan sayısı oldukça fazla, hatta bu iş için devletin açmış olduğu genelevler vb. de bulunmaktadır. Eğer para karşılığı bir ilişkiye girecekseniz bay veya bayan olun önemli değil prezervatif kullanımını  göz ardı etmeyin. Bir erkekseniz kendi sağlığınız için siz bu ürünü satın alın ve kullanın, yok bir bayan iseniz de yine sağlığınız için mutlaka bu ürünü kullanın.

İkinci bir durum olarak ise çocuk sahibi olmak istemiyorsanız prezervatif kullanmanız durumudur. Sevgiliniz ile gireceğiniz ilişki sonrasında bir çocuk sahibi olmayı büyük ihtimalle istemeyeceksinizdir. Günümüzde oldukça yaygın olan sevgili ile cinsel ilişki durumu ne yazık ki artarak varlığını sürdürmeye devam etmektedir. Sizinde eğer sevgiliniz ile cinsel birliktelik gibi bir planınız varsa ve çocuk sahibi olmak istemiyorsanız prezervatif kullanabilirsiniz. Aynı şekilde yine evliyseniz ancak yeteri kadar çocuğunuz var veya önce kariyer sonra çocuk diye düşünen kişilerdenseniz ve çocuk sahibi olmayı başka bir bahara ertelemek istiyorsanız cinsel ilişkinizde prezervatife yer verebilirsiniz. Sağlık ocaklarından ücretsiz olarak temin edebileceğiniz gibi uygun fiyatlara eczanelerden, marketlerden hatta umumi tuvaletlerden bile prezervatif temin edebilirsiniz. Utangaç bir yapınız varsa ve cinsel ürünleri alırken sıkılıyorsanız internetten gizli paket şeklinde sipariş edebilirsiniz.